Yas

Yas, bir kaybın veya acının ardından ortaya çıkan ve çeşitli duygusal tepkilerle karakterize edilen doğal bir süreçtir. Bu süreç, kişinin kaybı kabul etmesi, duygusal tepkilerini tanıması ve kayıp ile başa çıkma yollarını bulmasını gerektiren karmaşık bir süreçtir. Terapi, yas sürecinde kişilere duygusal destek sağlayabilmektedir.

Araştırmalar, terapinin yas sürecindeki kişilerin duygusal iyilik halini arttırdığını ve işlevselliklerini desteklediğini göstermektedir (Neimeyer et al., 2016). Terapi, kişilere yas sürecinde duygularını ifade etme, anlama ve işleme becerileri kazandırarak sağlıklı bir yas sürecini teşvik edebilmektedir (Strobe ve Schut, 1999). Ayrıca, terapi kişilerin izole hissetme riskini azaltabilmekte ve destekleyici bir ortam sağlayarak yas sürecini kolaylaştırabilmektedir (Boelen ve Smid, 2017). Bu nedenle, terapi yas sürecindeki kişilerin duygusal iyilik hallerini arttırmak ve baş etme becerilerini geliştirmek adına önemli bir araç olabilmektedir.

Yasın evreleri genellikle Elisabeth Kübler-Ross’un “Ölüm ve Ölüm Sonrası Süreç” adlı çalışması aracılığıyla üretilmiştir. Bu süreç şu şekilde sıralanmaktadır: inkar, öfke, pazarlık, depresyon ve kabul.

Bu evreler, her kişi için farklı şekil ve sürelerde yaşanabilmektedir. Bununla birlikte bazen kişiler yas süreçlerini bu evrelerden bazılarını geçmeden; veya farklı sıralarla geçerek deneyimleyebilmektedir. Ancak yine de, bu evreler yas sürecinin genel bir çerçevesini sağlamaktadır.

Previous
Previous

17 Mayıs Uluslararası Homofobi, Bifobi, İnterfobi ve Transfobi Karşıtlığı Günü

Next
Next

Kolektif Hafıza